Elektronik’de En çok Kullanılan Terimler Sözlüğü

1

minisozluk

AÇIK DEVRE:
Üzerinden elektrik akımı geçmeyen devre.

AĞIRLIK:

Bir cisme etki eden yerçekimi kuvveti.

AKÜMÜLATÖR:
Elektrik enerjisini kimyasal enerji olarak depo eden, gerektiğinde bunu elektrik enerjisi olarak veren cihaz, akımtoplar.

ALTERNATİF AKIM:
Dalgalı akım.

ALTERNATÖR:
Alternatif akım jenaratörleri.

AMPER:
Elektrik devresinde devreden geçen akım birimi.

AMPERMETRE:
Bir elektrik akımının şiddetini ölçmeye yarayan aygıt, akımölçer.

ANAHTAR:
İstenilen yere veya aygıta, isteğe göre elektrik akımının geçmesini sağlayan aygıt.

ANOT:
Üretecin (+) kutbuna bağlı olan elektrot.

ANYON:
Elektron alarak negatif yük kazanan atom veya atom grubu.

ARMATÜR:
Sabit manyetik alan içinde döndürülebilen bobin

ARŞİMET PRENSİBİ:
Sıvı içindeki cisme uygulanan kaldırma kuvveti ,cisimle aynı hacimdeki
sıvının ağırlığına eşittir.
ASİT:
Sudaki çözeltisi hidrojen iyonu (H+) verebilen ve mavi turnusolu kırmızıya çeviren madde.

ATMOSFER:
Dünyayı dıştan saran gaz katmanı.

ATMOSFER BASINCI:
Deniz seviyesinde bir metrekare yüzeye etkiyen 101300 N’luk kuvvet.

ATOM:
Bir elementin tüm özelliklerini taşıyan en küçük yapıtaşı.

ATOM NUMARASI:
Elementin çekirdeğindeki proton sayısı.

AYRIŞMA:
Bir maddenin iki veya daha çok
 maddeye ayrılması.

B

BAĞ:
Atomları bir arada tutan kuvvet.

BAR:
Hava basınç birimi.

BAROMETRE:
Açık hava basıncını ölçen (sıvılı ve metal,iki türü olan ) araç.

BASINÇ:
Birim yüzeye dik etkiyen kuvvet.

BAZ:
Sudaki çözeltisi hidroksil iyonu (OH-) verebilen ve kırmızı turnusolu maviye çeviren madde.
BİLEŞİK KAP:
İki veya daha fazla bağlantısı olan kap.

BOBİN:
İçerisinden akım geçen tel sarılmış makara.

BOYLE-MARİOTTE YASASI:
Sıcaklığı sabit tutulan kapalı bir kaptaki gazın hacmi ile basıncının çarpımı sabittir.

BUHARLAŞMA:
Sıvı halden gaz haline geçme olayı.

BUNZEN KISKACI:
Cam tüp ve deney tüpünü tutmayı sağlayan deney aracı.

C – Ç

CENDERE:
Paskal prensibinden yararlanılarak ağır yükleri kaldırmada kullanılan sistem.

CHARLES YASASI:
Sabit hacimdeki bir gazın mutlak sıcaklığı ile basıncı doğru orantılıdır.

CİSİM:
Maddenin biçim almış durumu.

ÇIKRIK:
Aynı merkezli,farklı yarıçaplı makara.

ÇÖZELTİ:
İki ya da daha çok maddenin homojen olarak dağılmasıyla oluşan karışım.

D

DERİŞİK:
Çözüneni çok, çözücüsü az olan çözelti.

DEŞARJ:
Akümülatörün akım vermez hale gelmesi.

DİNAMOMETRE:
Kuvvet ölçmeye yarayan alet.

DİRENÇ:
Bir cismin atomlarının, elektrik akımına karşı koyma özelliği.

DUY:
Elektrik ampulünün takıldığı bakır veya pirinçten yivli yer.

E

EĞİK DÜZLEM:
Bir ucu biraz daha yüksekte bulunan eğimli düz yüzey.

EKZOTERMİK REAKSİYON:
Isı veren reaksiyon.

ELEKTROSTATİK:
Durgun (hareketsiz) elektrik yükleri.

ELEKTRİKSEL ALAN:
Elektrik akımı etrafında oluşan manyetik alana dik bölge. (Elektrik yüklerinin etki gösterdiği yer)

ELEKTROT:
Elektrolite batırılan iletken çubuklar.

ELEKTROFOR:
Durgun elektrik yüklerinin elektrostatik etkiyle atlaması.

ELEKTROLİT:
Elektriği iletebilen çözelti.

ELEKTROLİZ:
Elektrik akımıyla bir bileşiği bileşenlerine ayırma olayı.

ELEKTRON:
Atomun çekirdeği etrafındaki yörüngede dönebilen (-) yükler.

ELEMENT:
Aynı tür atomlardan oluşan saf madde.

ENDOTERMİK REAKSİYON:
Isı alan reaksiyon.

ENERJİ:
İş yapabilme yeteneği.

ENERJİNİN KORUNUMU KANUNU:
Albert Einstein adıyla anılan bu kanuna göre;”Enerji vardan yok, yoktan da var edilemez. Ancak madde enerjiye ve enerji de maddeye dönüşebilir.”

ETKİ KUVVETİ:
Cisme uygulanan kuvvet.

F – G – H

FİLİT POMPA:
Sıvı püskürtme pompası.

FİZİKSEL OLAY:
Maddenin dış yapısındaki değişme.

GAY-LUSSAC YASASI:
Basıncı sabit tutulan bir gazın hacmi mutlak sıcaklıkla doğru orantılıdır.

GRAM:
Kütle birimi.

GOLGİ CİSİMCİĞİ:
Salgı maddeleri üretim ve paketleme organeli.

GÜÇ:
Birim zamanda harcanan enerji

HACİM:
Bir maddenin uzayda kapladığı alan.

HAREKETLİ REVOLVER:
Mikroskopta objektiflerin takılı olduğu ve saat yönünde dönen hareketli parça

HIZ:
Bir cismin birim zamanda aldığı yol.

HİDROLİK BASINÇ:
Sıvıların bulundukları kap çeperlerine yaptığı basınç.

HOMOJEN:
Her yeri aynı özelliği gösteren, yürdeş.

HÜCRE:
İnce bir zar içinde bulunan, sitoplazma ve çekirdekten oluşmuş, bir organizmanın yapı ve görev bakımından en küçük birimi.

I – İ – J

ISI:
Bir enerji türü.

İLETKEN:
Elektrik akımı, ısı, gaz v. ‘ni bir yerden başka bir yere aktaran (madde)

İLETKEN MADDE:
Elektrik akımını iletebilen madde.

İLETKENİN DİRENCİ:
İletkenin elektrik akımına karşı gösterdiği tepki.

İNDİKSİYON AKIMI:
Manyetik alanın değişimiyle oluşan elektrik akımı.

İRİS DİYAFRAM:
Mikroskopta ışığın geliş ayarının yapıldığı yer .

İŞ:
Kuvvetin etkisiyle cismin hareket etmesi,yol alması.

İYON:
Pozitif (+) ya da negatif (- ) elektrikle yüklü atom-atom grupları.

İYONLAŞMA:
İyonlarına ayrılma.

JENERATÖR:
Elektrik üretmeye yarayan, mıknatıs ve sargılardan oluşan araç.

JOULE:
İş birimi.

K

KALDIRAÇ:
Sabit nokta etrafında dönebilen dayanaklı bir çubuk.

KALDIRAÇ İBRESİ:
Kaldıraç kolunun denge konumunu gösteren metal parça.

KALDIRAÇ KOLU:
Belli aralıklarla delikleri bulunan paralel kuvvetler ölçümü yapan metal çubuk .

KALDIRAÇ MESNEDİ:
Eğik düzlem ve kaldıraç kolunun takılabildiği bağlama parçası.

KAPALI DEVRE:
Üzerinden elektrik akımı geçen devre.

KATALİZÖR:
Kimyasal tepkimenin olmasını veya hızının değişmesini sağlayan, katalitik etkiye yol açan madde.

KATOT:
Üretecin (-) kutbuna bağlı olan elektrot.

KATYON:
Pozitif elektrikle yüklü iyon grubu.

KİMYASAL DEĞİŞME:
Kimyasal olaylar neticesinde maddede gözlenen değişiklikler.

KİMYASAL ENERJİ:
Kimyasal tepkimelerde oluşan enerji.

KİMYASAL OLAY:
Maddenin yapısında köklü değişmeler oluşturan olay.

KİNETİK ENERJİ:
Hareket enerjisi.

KOFUL:
İçi sıvı dolu keseler.

KOLEKTÖR:
Armatürde oluşan alternatif akımı doğru akıma çevirebilen bilezikler.

KOSİNÜS TEOREMİ:
Bileşke vektörün (kuvvet)cebirsel büyüklüğünü veren teorem.

KUTUP:
Mıknatısın çekme özelliğinin en fazla olduğu bölgeler.

KUTUPLANMA:
Volta pilinin zamanla akım vermez hale gelmesi.

KUVVET:
Hareketi oluşturan veya hareketi önleyen etken.

KÜTLE:
Bir maddenin madde miktarı ile ilgili büyüklük.

L

LAM:
Mikroskopta incelenecek maddelerin üzerine konulduğu dar, uzun cam parçası.

LAMEL:
Mikroskopla yapılan incelemede bazen lamların üstüne kapatılan dört köşe, küçük ve ince cam parçası.

LİZOZOM:
Hücre sitoplazmasında sindirim sisteminin bulunduğu kesecikler.

LÖKOPLAST:
Bitki hücrelerinde, sitoplazma içinde bulunan ve genellikle nişasta taneciğini oluşturan cisimcik.

M – N

MADDE:
Uzayda yer kaplayan hacmi ve kütlesi olan varlık.

MAKARA:
Günlük yaşamda kullanılan basit makinalardan biri.

MANOMETRE:
Kapalı kaplardaki gaz basıncını ölçen alet.

MANYETİK ALAN:
Mıknatısın özelliğini gösterebildiği yer.

MEKANİK ENERJİ:
Kinetik ve potansiyel enerjilerin toplamı.

METAL:
Elektrik ve ısıyı ileten element.

MIKNATIS:
Demir, nikel, kobalt gibi maddeleri çekebilen cisim.

MİKROSKOP:
Gözle görülmeyen küçük maddelerin görülmesini sağlayan optik alet.

MİLİBAR:
Hava basınç birimi. (1 /1000 bar .)

MİTOKONDRİ:
Hücre için gerekli enerjinin üretildiği yapı.

MOLEKÜL:
Aynı ya da farklı cins atomlardan oluşmuş, bir maddenin tüm özelliğini taşıyan en küçük parçası.

NESNE TABLASI:
Lam ve lamelin mikroskop üzerinde konulduğu yer.

NÖTR ATOM:
Proton sayısı elektron sayısına eşit olan tanecik.

O – Ö

OBJEKTİF:
Mikroskopta,mikroskobun büyütme oranını gösteren mercek sistemi.

OHM:
Elektrik direnç birimi.

OHM KANUNU:
Bir iletkenin iki ucu arasındaki potansiyel farkının, iletkenden geçen akım şiddetine oranı sabittir. Sabit olan bu orana iletkenin direnci denir.

OKÜLER:
Mikroskoptan okülere bakılan bölüm.

OPTİK DAİRE:
Açı ölçümüne yarayan araç.

ORGANEL:
Hücre sitoplazmasında bulunan ve her biri ayrı görev için özelleşmiş yapılar.

ÖZAĞIRLIK:
Birim hacme etki eden yerçekim kuvveti.

ÖZDEŞ:
Her türlü nitelik bakımından eşit olan, ayırt edilemeyecek kadar benzer olan, aynı.

ÖZDİRENÇ:
Her cismin elektrik akımına karşı gösterdiği direnç.

ÖZKÜTLE (YOĞUNLUK ):
Cismin birim hacminin kütlesi (d = m / v) .

P – R – S

PALANGA:
Sabit veya hareketli makaraların birlikte kullanıldığı sistem.

PASKAL:
Basınç birimi. (Newton / metrekare)

POTANSİYEL ENERJİ:
Durum enerjisi veya var olan kullanıma hazır bulunan enerji.

PREPARAT:
Mikroskopta incelenmek üzere hazırlanan, lam ve lamel arasına sıkıştırılmış örnek.

PROTON:
Atom çekirdeğindeki (+) yükler.

REDRESÖR:
İki yönlü bir dalgalı akımı, bir yönlü doğru akıma çevirmeye yarayan aygıt, doğrultmaç.

RİBOZOM:
Hücrede protein sentezlemede görevli organel.

SARKAÇ:
I uzunluğunda ipe bağlanmış cisim .

SENTROZOM:
Hücre bölünmesinde görevli organel.

SİFON:
Yüksek kaptan alt kaba sıvı boşaltma düzeneği.

SKALA:
Denge durum göstergesi .

STATİK:
Hareketli olmayan, belirli bir sure değişmeyen.

STATÖR:
Jeneratörlerde düzgün ya da manyetik alan oluşturan mıknatıslar .

STOMA (GÖZENEK):
Yaprağın alt ve üst yüzeylerinde bulunan, gaz alışverişini sağlayan delik.

SU CENDERESİ:
Sıvıların basınç iletme prensibiyle çalışan,farklı kesitte iki silindirin birbirine bağlı hali).

SÜRTÜNME KUVVETİ:
Hareket yönüne zıt olan , cisim ve yüzey arasında oluşan kuvvet.

Ş – T – Ü

ŞARJ:
Akümülatörün doğru akım kaynağına bağlanılarak akım verebilecek hale gelmesi.

TEPKİ KUVVETİ:
Cismin kuvvete karşı gösterdiği zıt yönlü et büyüklükteki tepkisi .

TERAZİ:
Maddelerin kütlelerini karşılaştırmak ve ölçmek için kullanılan ölçüm aracı.

TERMOMETRE:
Sıcaklık ölçme aracı.

TRANSFORMATÖR:
Gerilimi yükseltip alçaltabilen aygıt.

TRANSİSTÖR:
Akımı tek yöne çeviren düzenek.

TURNUSOL KAĞIDI:
Bazların etkisiyle maviye asitlerin etkisiyle kırmızıya dönüşen, bir tür yosundan elde edilen ve mavi boyadan yapılan ayıraç kağıt.

TUZ:
Asit ve bazların birleşmesinden oluşan madde.

ÜRETEÇ:
Elektrik akımını üreten araç.

V – Y – Z

VEKTÖREL BÜYÜKLÜK:
Doğrultusu, yönü, şiddeti ve tatbik noktası olan büyüklük.

VOLT:
Potansiyel birimi.

VOLTMETRE:
Bir elektrik devresinde iki nokta arasındaki potansiyel farkını ölçmek için kullanılan bir ölçü aracı.

YALITKAN MADDE:
Elektrik akımını iletemeyen madde.

YALITKAN SAPLI ÇUBUK:
Elektrik yükünü iletemeyen (ebonit, plastik) çubuk.

YANMA:
Bir cismin oksijenle birleşmesi sırasında ortaya çıkan olayların tamamı.

YERÇEKİMİ KUVVETİ:
Yerkürenin bir cisme uyguladığı kuvvet.

YOĞUNLAŞMA:
Isı kaybı sonucu, maddenin gaz halinden sıvı haline geçmesi.

Yarcan Tüner

1 thought on “Elektronik’de En çok Kullanılan Terimler Sözlüğü

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Elektronik Develer